Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), enflasyonla mücadele ve ekonomik istikrarı destekleme çabaları kapsamında kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık uygulamasında önemli değişikliklere gitti. Bu değişiklikler, özellikle ticari kredilerde büyüme hızını kontrol altına almayı ve KOBİ’leri desteklemeyi hedefliyor. Yapılan düzenlemeler, kredi piyasasında yeni bir dönemin başlangıcını işaret ederken, işletmeler ve ekonomi üzerinde çeşitli etkiler yaratması bekleniyor.
Zorunlu Karşılık Nedir ve Neden Değiştirildi?
Zorunlu karşılık, bankaların topladıkları mevduatların belirli bir yüzdesini Merkez Bankası’nda tutmak zorunda oldukları bir rezervdir. Bu mekanizma, para arzını kontrol etme, enflasyonu yönetme ve finansal istikrarı sağlama gibi amaçlarla kullanılır. TCMB’nin yaptığı son değişiklikler, kredi büyümesini belirli sınırlar içinde tutarak enflasyonist baskıları azaltmayı ve kredi dağılımını daha dengeli bir yapıya kavuşturmayı amaçlıyor. Özellikle son dönemde artan kredi hacmi ve bunun enflasyon üzerindeki etkileri göz önüne alındığında, bu tür bir düzenlemenin gerekliliği ortaya çıkmıştı.
Yabancı Para Kredilerde Sıkılaştırma
Yapılan düzenlemeyle birlikte, yabancı para ticari krediler için aylık büyüme sınırı %1,5’ten %1’e düşürüldü. Bu adım, döviz kurlarındaki oynaklığı azaltmayı ve döviz talebini kontrol altında tutmayı hedefliyor. Yabancı para kredilerindeki büyümenin sınırlandırılması, aynı zamanda şirketlerin döviz borçlanmasından kaynaklanabilecek riskleri de azaltmayı amaçlıyor.
Türk Lirası Kredilerde KOBİ’lere Özel Düzenleme
Türk Lirası ticari kredilerde ise daha detaylı bir düzenleme yapıldı. Daha önce tüm ticari krediler için %2 olan aylık büyüme sınırı, KOBİ kredileri için %2,5’e yükseltilirken, diğer ticari krediler için %1,5’e düşürüldü. Bu farklılaştırma, KOBİ’lerin ekonomideki kritik rolünü ve desteklenmelerinin önemini vurguluyor. KOBİ’lerin finansmana daha kolay erişebilmesi, üretim, istihdam ve ihracat üzerinde olumlu etkiler yaratabilir.
Sürdürülebilirlik Kredilerine Muafiyet
Düzenlemenin en dikkat çekici noktalarından biri, KOBİ’lere KOSGEB desteğiyle veya uluslararası kalkınma finansmanı kuruluşlarından sağlanan kaynaklarla sürdürülebilirlik kapsamında kullandırılan Türk lirası kredilerin kredi büyüme sınırından muaf tutulması oldu. Bu muafiyet, sürdürülebilirlik yatırımlarını teşvik etmeyi ve çevre dostu projelerin finansmanını kolaylaştırmayı amaçlıyor. Bu adım, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadele ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasına katkı sağlayabilir.